2020′de 10 arabadan 1′i elektrikli olacak
03 Ekim 2010Renault Elektrikli Araba Programları Direktörü Thierry Koskas, 2020 yılında satılacak her 10 arabadan birinin elektrikli otomobil olacağını tahmin ettiklerini bildirdi.
Koskas, sohbet toplantısında, Fransa’da elektrikli araba satın alındığında devletin 5 bin avroluk bir teşvik yardımı yaptığını ve bu destek sayesinde Türkiye’de üretilen Fluence ZE modelini dizel Fluence fiyatına satabildiklerini kaydetti.Elektrikli otomobilin akülerinin satışını yapmadıklarını, kiraladıklarını dile getiren Koskas, akülerin kiralanmasının otomobilin fiyatını da düşürdüğünü anlattı.
Koskas, dün, Türkiye’de üretilecek olan Elektrikli Fluence ZE’nin Fransa’da devlet teşvikiyle birlikte fiyatının 21 bin 300 avro olduğunu duyurduklarını anımsatarak, Fransa’da devlet desteği olmasaydı bu aracı daha pahalıya satmaları gerekeceğini, bunun da satış adedi konusunda iddialı hedefler koymalarını engelleyeceğini dile getirdi.
“Bizim tahminlerimiz 10 yıl sonra 2020 yılında satılan 10 arabadan bir tanesi elektrikli araba olacak” diyen Koskas, bunun ülkelere göre farklılık gösterebileceğini, ama dünya ortalamasında 10 arabadan birinin elektrikli olacağını ifade etti.
Koskas, bu sayılara ulaşabilmek için elektrikli otomobil konusunda piyasanın hareketlenmesi gerektiğini vurgulayarak, belli bir ülkede elektrikli araba piyasasının harekete geçebilmesi için ön koşullar olduğunu, bunların; öncelikle elektrikli aracın üretim maliyetinin daha yüksek olduğu için, alıcı ya satın almada destek olunması ile pillerin akülerin şarj edilmesi için ülkelerde altyapı oluşturulması gerektiğini anlattı.
Elektrikli otomobiller ve şarj ünitelerinin Renault-Nissan’ın birlikte geliştirdiği bir proje olduğuna işaret eden Koskas, toplamda iki şirketin bu konuda birlikte 4 milyar avroluk bir yatırım gerçekleştireceklerini belirtti.
Koskas, elektrikli Fluence ZE’nin teknik tasarımının Fransa’da gerçekleştirildiğini dile getirerek, bu tasarımın daha sonra fabrikaya giriş ve üretime başlangıç aşamasının olduğunu, bunun Bursa’daki fabrika’da yapıldığını anlattı.
Gelecek yıllarda akülerin kapasitelerinin artacağına işaret eden Koskas, “Bugün yapılan çalışmalar gösteriyor ki 10 yıl sonra akülerin kapasitesi 2 katına çıkacak. Bugün, 2-3 dakikada şarj edilme konusunun gerçekçi olmadığını düşünüyoruz. 3 dakikada şarj yapılabilmesi için çok elektrik kuvveti gerekecek. Bu da akünün çok ısınmasına neden olur.
Aküler de çok ısınmayı sevmezler. Bazı ülkelerde boş aküyü çıkartıp, dolu aküyü ikame edeceğiniz istasyonlar oluşturacağız, bu değiştirme üç dakikayı aşmayacak” diye konuştu.
Koskas, elektrikli otomobiller konusunda sektörde rekabet olmasından çok memnun olduklarını bildirerek, sadece kendilerinin tek başına elektrikli otomobil üretmeleri durumunda, diğer firmaları şarj istasyonu ve alt yapı kurma konusunda ikna edemeyebileceklerini ancak Renault’nun elektrikli otomobil fiyatıyla bu konuda çok iddialı olduğunu söyledi.
Fransa’da bütün elektrikli otomobil üreticilerinin anlaştığını ve aynı şarj noktasını kullanmaya karar verdiklerini belirten Koskas, “Şimdi belediyeler bu noktaları kurma aşamasındalar. Fransa’da 6 ay içinde bu şarj noktalarını görebilirsiniz. Park yerlerine yerleştirilecek şarj noktaları yapılabilir. Müşterilerimizin çoğu şarjı gece evlerinde yapacaklar” dedi.
Koskas, dünyada bugün 20 tane şirketin akü ürettiğini dile getirerek, doğrudan kendi aküsünü üreten otomobil üreticisinin, Renault-Nissan ittifakı olduğunu bildirdi.
Akünün nihai montajının Bursa’da yapılacağını bildiren Koskas, Bursa’ya akünün temel birimleri ve modüllerinin geleceğini ve montajının da Bursa’da yapılacağını kaydetti.
Renault Elektrikli Araba Programları Direktörü Thierry Koskas, elektrikli otomobillerde aküyü müşteriye satmak istemediklerini, aküyü de satmaları durumunda otomobilin fiyatının daha da yüksek olacağını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Aküyü kiralayarak, fosil yakıtlı bir arabata her ay yakıta vereceği bir parayı kiraya vermiş oluyor. Bir de müşteri için çok büyük bir kolaylık akünün kullanım ömrüyle ilgili değil. Kullanıcıya sürekli işler bir durumda aküsü olacağına dair taahhüt veriyoruz. Aküsüyle ilgili bir sorun çıkarsa ya yerine yenisi verilecek ya da tamir edilecek. Kirada bir nihai süre yok. Süreli bir kira kontratı değil.
Akaryakıt dağıtım firmalarıyla istasyonlara şarj noktaları iç in görüşüyoruz. Onlar için de ilginç olabilir böyle şarj noktaları oluşturmak benzin istasyonlarında. Türkiye dahil bütün ülkelerde bu ilginç olabilir. Ama şarj noktalarının olacağı tek yerde benzin istasyonları olmayacak. Fransa’da mesela süpermarketlerle çok çalışıyoruz. Büyük alışveriş merkezlerine gidildiğinde 2 saat kalınıyor genelde, 2 saatte 40 kilometrelik şarj yapılabilir.”